31 Aralık 2009 Perşembe


MENEKŞE TASARIM EKİBİ HEPİNİZE SEVDİKLERİNİZLE GEÇİRECEĞİNİZ MUTLU,SAĞLIKLI VE BOL KAZANÇLI BİR YIL DİLER.

24 Aralık 2009 Perşembe

2010' a doğru giderken;TASARIM DERGİSİ ARALIK SAYISINDAYIZ.

Mimarlık ve tasarım sektörünün önemli yayınlarından TASARIM Dergisi, senenin son ayında " 2009 yılında tasarımda iz bırakanlar" konulu bir dosya yayınlamış. Biz de " Sherbeth " isimli mobilyamızla dünya çapında isim yapmış tasarımcılarla beraber bu çalışma içinde yer almaktayız.
2009 yılı bizler için tescilli mobilya tasarımı konusunda ilk defa profesyonelce hareket ettiğimiz bir yıldı. Çeşitli fuarlarda ve basın organlarında da ürünlerimizi paylaşma imkanı bulduk. Bu çalışmalarımızın yeni yılda da artarak sürmesi için yeni fikirler ve titiz üretimler peşindeyiz.



10 Aralık 2009 Perşembe

Ofis projesi - Kasım 2009











7 Ağustos 2009 Cuma

Gezdim,gördüm- Silivri Klassis Otel


Bu yaz iş yoğunluğundan dolayı İstanbul dışına tatile gidemeyince yakın çevredeki otelleri araştırmaya başladım. En iyi seçenek Silivri' deki Klassis Otel' di. Anadolu yakasından ulaşım sadece 1 saat 15 dk. Tatmin edici bir havuzu, güzel bir sahili, su sporları merkezi ve 5 yıldızlı otelde olabilecek hertürlü imkanı olan bu otel; cumartesi ve pazar günü havuz, deniz ve güneşe doymamı sağladı. Arta kalan zamanda da mimarisiyle de dikkat çeken oteli incelemeye koyuldum. Yapının mimarı, çalışmalarını Belçika' da sürdüren Şefik Birkiye. Mimar, Klassis Otel' in mimarisinde Eski Roma Mimarisi ile yüzyıl önceki Türk Mimarisi' nden esinlenmiş. Tesisin yerleşim planı bir kasabayı andırıyor. 2 büyük bina, 5 küçük bina ve 301 konaklama ünitesinden oluşuyor. Araziyi baştan başa donatan gezinti yolları, Roma havuzlarını andıran havuzlar, avlular, özenle yapılmış peyzaj düzenlemesi, köprüler ve galerilerle hareketli bir planlama ortaya çıkmış. İç mimaride de Yunan, Roma, Selçuk ve Osmanlı motiflerine sık sık rastlanıyor. Koridor ve salon duvarlarında ünlü Avusturyalı mimar Otto Wagner' in eskizlerinden oluşan tablolar kullanılmış. Ama bu kadar çok kültürün izlerinden esinlenilmesine rağmen göz yormuyor ve en önemlisi arabesk bir tarz ortaya çıkmamış. İstanbul' a yakınlığıyla, geniş alanı ve konforuyla haftasonu tatilleri için mutlaka değerlendirmelisiniz.



15 Mayıs 2009 Cuma

ODA PROJESİ-THE ROOM PROJECT



Günlerden bir gün Danimarkalı sanatçı Annette Merrild farklı ülkelerdeki insanların oturma odalarının fotoğraflarını çekmeye başlar ve bu fotoğrafları uluslararası bir proje haline dönüştürüp sergiler. İstanbul Modern de gezebileceğiniz bu sergi, 9 farklı şehirdeki evlerin oturma odalarından alınan görüntülerden oluşuyor.(Hamburg, New York, Kopenhag, Barcelona, Varşova, Tallinn, Manchester, İstanbul, Lyon) Farklı kültürleri, sosyal çevreleri ve alışkanlıkları gözlemleyebilme fırsatı veriyor.
Her toplumda, kültürün izdüşümü halinde olan oturma odaları benim ilgi alanıma direkt girdiği için böyle bir proje yapma fikrini kıskanmadım desem yalan olur. Sergiyi kesinlikle çok beğendim ve kısa bir zaman aralığına sıkıştırdığım "Oda Projesi" ni rahat bir zamanda tekrar görmek, çıkışta da Tophane de çay içip, Çukurcuma' ya doğru uzanmak istiyorum. Kısmet...:)


17 Nisan 2009 Cuma

Yarışma gecesinden notlar


Önceki yazılarımda bahsettiğim Türkiye' nin Kadın Girişimcisi Yarışması' nın ödül töreni 16 Nisan Perşembe akşamı Swissotel' de gerçekleşti.Detaylı ve özenle hazırlanmış bir geceydi. Katılımcılar arasındaki en genç isim olmanın şaşkınlığı bir taraftan; ekonomi, basın ve iş dünyasının sayılı isimlerinin karşısına çıkmış olmanın heyecanı diğer taraftan... 2119 kadın girişimci arasından ilk 5 içinde olmanın mutluluğunu kesinlikle sonuna kadar yaşadım. Bana finalistler arasında olduğumu söyledikleri gün, 17 Mart 2009' da 2 yaşını dolduran Menekşe Tasarım İç mimarlık ismiyle yaptığımız çalışmaların bu kadar çabuk bir şekilde ödüllendirildiğini öğrenmek önce "rüya mı görüyorum" duygusu uyandırmıştı. Ama sonra düşündüm de 2 sene de az iş yapmamışız. Restorasyon projeleri, mimari projeler, sözlü tarih çalışmaları, tescilli mobilya tasarımları, fuarlar... Hepsi günlerce ve sabahlara kadar süren; işimize ve kültürümüze duyduğumuz sevgiyle yapılan çalışmaların sonucuydu. Bundan sonra da aynı tempoyla şimdiye kadar yaptığımız işleri geliştireceğiz ve yeni yaratıcı projeler üreteceğiz diye umuyorum.
İş hayatında kadınların öneminin giderek arttığını, kadın eliyle yapılan işlerin nasıl bir anda parladığını inkar etmek mümkün değil. Ve bu tip organizasyonlar gerçekten de insana inanılmaz bir motivasyon ve takdir edilmenin mutluluğunu yaşatıyor. Devlet Bakanı Nimet Çubukçu ve KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Gülseren Onanç' da tören sırasında yaptıkları konuşmalarda benim de katıldığım ortak noktalara değindiler. Özet olarak kadınların cesaretleriyle, yaratıcılıklarıyla toplumda büyük farklar yarattıklarından ve iş hayatına farklı bir bakış açısı getirdiklerinden bahsettiler. Geleceğin dünyasında söz sahibi olmak için girişimciliğin artmasının, özellikle kadın girişimcilerin her alanda var olmasının ve dünya pazarlarında rekabet edebilir duruma gelmesinin öneminin yadsınamaz olduğunu vurguladılar.

14 Nisan 2009 Salı

Güneş Işığı Krize Karşı

Krizin hepimizi, her sektörü etkilediği bu günlerde baharın gelişini ıskalamamalıyız değil mi? Eminim ki parlayan güneşi görünce hepimiz içgüdüsel olarak ruhumuzu, bedenimizi, yaşadığımız yeri yenilemeyi düşünürüz. Yaşam alanı kısmı beni ilgilendirdiği için bu konuda size küçük yönlendirmelerde bulunabilirim. Fazla maddi yük altına girmeden evinizi yenileyebilirsiniz. Mekanınızı neşeli, enerjik hale getirmek için yapacağınız çok basittir. Sadece biraz cesur olmak ve etrafa dikkatli bakmak yeterli.
İşe pencere önlerine saksıyla koyacağınız taze çiçeklerle başlayın. Çiçekler baharın olmazsa olmazlarıdır. Sonra mekandaki bütün aksesuarları bir kutuya yerleştirin, uygun bir yere kaldırın. Sadece vazolar kalsın. Onları da çiçeklerle doldurun. Evinizin en sevdiğiniz köşesine, en sevdiğiniz renkte ( Sarı, turuncu, fıstık yeşilini öneririm) irice yeni bir aksesuar yeleştirin. Bu büyük bir minder, bir abajur, kalın çerçeveli bir ayna veya tek bir koltuk olabilir. Birkaç gün sonra kaldırdığınız aksesuarlardan özlediklerinizi ( sayıları 10 taneyi geçmesin ) birer ikişer çıkartıp önceden bulundukları yerlerin tam tersi istikametlere yerleştirin. Maksat farklılık olsun. Ve işte size pek moda olan detoksun eve uyarlanmış hali :)

ILGAZ DAĞI


Üzerinden biraz zaman geçti ama bloğuma geçen ay gittiğim Ilgaz Dağı' ndan 1-2 kare fotoğraf koymadan geçemedim. Ilgaz Dağı İstanbul' a yaklaşık 7 saat uzaklıkta, Kastamonu' yla Çankırı sınırında bulunuyor. Şimdiye kadar gördüğüm en huzurlu yerlerden biri gerçekten de. Ben bu senenin son kar yağışını yakaladım ve uzunca bir süre o tepeden aşağıya bakmak,bakmak,bakmak istedim...Ama baharda da manzara çok güzel oluyormuş, duyurulur.







11 Nisan 2009 Cumartesi

2009 Yılı

"Türkiye' nin Kadın Girişimcisi"

yarışmasında ilk 5 finalistten biriyim...

Garanti Bankası ile Ekonomist dergisi işbirliği ve Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’ nin katkıları ile düzenlenen 2009 yılı Türkiye’ nin Kadın Girişimcisi Yarışması’ nda 2.119 kadın girişimci arasından Türkiye’ nin Kadın Sosyal Girişimcisi kategorisinde ilk 5 finalist arasına girmeye hak kazandım. Tamamen tesadüf eseri katıldığım bu yarışmada büyük katılımın olduğunu ve finale kaldığımı öğrenmek gündemimi bir anda değiştirdi. Birinciyi seçmek üzere yapılan mülakata gittiğim gün hepsi alanında başarılı ve yaşça benden bir hayli büyük diğer 4 finalistle tanışma şansım oldu. Sosyal sorumluluk adına kadınların çabalar gösterdiğini, ilerici ve yenilikçi adımlar attığını görmek mutluluk vericiydi. Kimisi gıda sektöründe, kimisi sinema alanında, kimisi ticari çalışmalarıyla finale kalmıştı. Bense restorasyon projeleri, sözlü tarih çalışmaları ve geleneksel motiflerden esinlenerek hazırladığım mobilyalarımla finaldeyim. Yarışmanın sonucu yaklaşık 1 hafta sonra belli olacakmış. 2119 kişiden ilk 5te yer almak tabii ki benim için büyü bir adım ama umarım birinci olurum. :)

3 Nisan 2009 Cuma

YAZI KONUŞUR, ÇİZGİ DİNLER.

"Mimarlar iyi yazamaz ama senin kalemin de bayağı kuvvetliymiş, aferin kızım sana" dedi Prof. Dr. Metin Sözen son görüşmelerimizden birinde. Sonra düşündüm de gerçekten şimdiye kadar mimarlık yaparken yazı yazmaya pek de gerek duymuyordum. Çiziyorum, çiziyorum, çiziyorum...Bazen saatlerce bilgisayar ekranına kilitlenip kalırım yada elimdeki kalemle önümdeki kağıdı karalar dururum. O sırada düşüncelerimin bile farkında olmam, gözüm boşa bakar belki de... Sanki sadece elim hareket eder, bağımsızmış gibi. Adeta uyurgezer bir durumdur bu...
Bilirsiniz, "Kullanılan organ gelişir." diye bir teori vardır. Tamamen katılıyorum. Elinizi kullanırsanız el beceriniz, beyninizi kullanırsanız zekanız, kalbinizi kullanırsanız duygularınız gelişiyor. Öğrencilik sırasında ve sonra iş hayatında mesleğimden dolayı biraz da mecburiyeten ellerime ve matematiksel düşünceye ağırlık verdim. Edebiyatla aram iyi olmasına rağmen bu ilgi okumakla sınırlı kaldı. Yazacak birşey yoktu ki? Şimdi ise yerel Dutağacı Gazetesi' nde yaptığımız projelerin hikayelerini yazmaya başladık. Yayınlanmakta olan hikaye tadındaki bu yazılar yayınlandıkça beğeniliyor, beğenildikçe yazılarım daha keyifli, daha okunaklı oluyor. Şimdiye kadar savunduğumun tersine meğer herkes işi görür de anlamayabilirmiş.Sözler ve kelimeler yapılan işi anlatmakta ustaymış. Harcanan zamanı, emeği, aşamaları, işi yapma nedenlerini, kısacası geçmişini geleceğini söylemek, yazmak lazımmış. Anladım ki projeler ve yaratılan mekanlar göze hitap ederken yazı biraz daha derinlere dokunuyor sanki. Bu yüzden yazarak anlatmaya devam. Şimdi proje hazırlarken sonra yazacaklarımı düşünmek gibi yeni bir derdim var :)

22 Mart 2009 Pazar

FUARDAN HABERLER

Klasik fuar anlayışının dışında katılımcı ve ziyaretçilerin tasarım ve dekorasyon adına farklı bakış açılarıyla yaratıcılık ve özgün tasarımlarla yer aldığı I-DECO fuarı, bu sene de dekorasyon dünyasının uluslararası buluşma noktası olma hedefiyle hazırlanmıştı.
8 ülkeden dünyaca ünlü 25 genç tasarımcının yer aldığı orman konseptinde hazırlanan fuaye alanındaki standımızda modern ve geleneksel çizgilere sahip 2 farklı tescilli koleksiyonumuzu sergiledik. Bu tasarımlar, yerli ve yabancı ziyaretçiler tarafından büyük beğeni kazandı.



26 Şubat 2009 Perşembe

I-DECO 2009 FUARINDAYIZ...


Mimarlık, restorasyon, dekorasyon ve ev aksesuarları konusundaki çalışmalarımız tüm hızıyla sürerken mobilya alanındaki TESCİLLİ tasarımlarımız , yine çok farklı aksesuarlarımız ve MENEKŞE TASARIM İÇ MİMARLIK tescilli markamızla 05 – 09 Mart tarihlerinde CNR’da gerçekleşecek olan İdeco (İstanbul Dekorasyon ve Tasarım) Fuarında yerimizi alacağız. Tasarım ve dekorasyon dünyası için farklı bir soluk olan IDECO ilk olarak 2008 yılında, dekorasyon sektöründe faaliyet gösteren yerli ve yabancı önde gelen firmaların katılımıyla gerçekleştirildi. Hem katılımcı hem de ziyaretçi kitlesiyle diğer fuarlardan farklı bir çizgisi olan İdecoist' in bu ikinci senesinde özellikle Genç Tasarımcılar için ayrılan bölümde yeni mobilya tasarımlarımızı sergileyeceğiz. Kimi zaman geleneksel türk motiflerinden esinlenmelerle, kimi zaman modernizme gönderme yapan biçim ve renklerle karşılaşacaksınız. Fuarı mutlaka ajandanıza not edin, standımıza da uğramadan geçmeyin derim :)

1 Şubat 2009 Pazar

23.Aralık 2008 Taksim - Çekül Vakfı' nda toplantı / Sinem Parlakkaya - Hilmi Balioğlu - Prof Dr.Metin Sözen -Eray Parlakkaya


28 Ocak 2009 Çarşamba

Restorasyon Projelerimiz ÇEKÜL Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı internet sitesinde

Bugün Çekül Vakfı' nın internet sitesinde restorasyon projelerimiz ile ilgili güzel bir yazı yayınlandı. Prof.Dr.Sayın Metin SÖZEN' in önderliğinde başlaya koruma projelerimizle ilgili bu yazıyı aşağıdaki linkten görebilirsiniz.

http://www.cekulvakfi.org.tr/icerik/haberDetay.asp?ID=676