20 Nisan 2010 Salı

ARŞİVİMDEN BAHAR RENKLERİ




9 Nisan 2010 Cuma

KAROSİMAN - KARO ÇİNİ SANATI


Bir önceki yazıda İznik çinilerinden bahsetmişken karo çini geleneğini yaşatan Karo İstanbul firmasından da bahsetmeden geçemeyeceğim.
Karo çini sanatı ilk kez 1850'lerde üretildiği Fransa'dan yayılmış bütün dünyaya. Türkiye'de de 1960'lara dek güzel örnekleri yapılmış. Ancak o yıllarda öne geçen, seramik, linolyum, granit gibi üretimi nispeten daha seri ve kolay olan endüstriyel ürünlerle yarışamayan çini üreticileri kısa süre sonra yenilerek alanı terk etmişler. "Karo İstanbul "1997 yılında desenli karo çini ( karosiman) geleneğini yeniden günışığına çıkarıp "Karo istanbul Çinileri" olarak üretime başlamış. Çeşit çeşit renk ve desenleriyle hem modern hem klasik mekanlara gayet güzel uyum sağlayan bu malzemenin nostaljik görüntüsüyle bizim projemize de değer katacağını düşünüyorum.

29 Mart 2010 Pazartesi

İZNİK ÇİNİ



Şuanda üzerinde çalıştığım bir projenin banyoları için iznik çinilerini kullanarak bir tasarım yapmıştım. Dolayısıyla iyi bir çini firmasına ihtiyacım vardı. İşçilik iyi olsun,renkler ve desenler aslına uygun olsun, firma sahibi derdimizi anlasın derken uzun araştırmalardan sonra Anikya İznik Çini firmasıyla yollarımız kesişti. Beylerbeyi' ndeki Showroomlarına gittiğimde işlerini ve bu sanatı ciddiye alıp titiz bir şekilde çalıştıkları hemen fark ediliyordu.Çini sanatını orjinaline sadık kalarak ama kendi yorumlarını da katarak çok başarılı bir şekilde yaşatıyorlar. Projemiz için güzel örnekler seçtik, siparişimizi verdik. Hayal ettiğim tasarımın gerçekleşeceğine eminim. Ürünlerimiz gelip uygulama tamamlandığında sonucu sizlerle de paylaşacağım.


İLHAM PERİLERİ GALATA KULESİNDE


Bir süredir Cumartesi günlerini geleneksel balık günü ilan ettik ve sık sık soluğu Karaköy' deki salaş balıkçılarda alıyoruz. Bu hafta iştahla yenen yemekten sonra gezip tozmaya halimiz kalmasa da motorla giderken aklımıza Galata Kulesine çıkmayı koymuştuk.Ve istikrarlı bir şekilde bu fikirden caymadık. Karaköyden Bankalar caddesine doğru yönlenip hafifçe sağa doğru tırmanarak yürüdüğünüzde kulenin önünde buluyorsunuz kendinizi.
Öncelikle söylemek lazım, kulenin çevresi başarılı bir şekilde düzenlenmiş. Yıllar sonra kendine yakışan düzenlemeye sahip olmuş.Daha sonra bahsedeceğim lokantalar, cafeler ile çevrili...Etraftaki sokak aralarında ise çok sayıda tasarım dükkanı bulunuyor.İğne oyaları, keçe aksesuarlar, patcwork elbiseler, biblolar görebileceklerinizden sadece birkaçı. Kuleye 09.00- 19:00 saatleri arasında çıkılabiliyor.Çok şanslıyız ki 7 ye çeyrek kala oradaydık ve son asansör turuyla çıkabildik.Manzara tabiiki muhteşem. Bizimle beraber İtalyanlar ve küçük bir Koreli gurupta vardı. Hayranlıkları yüzlerinden belli oluyordu. İstanbul herşeye rağmen hala güzel bir şehir...


21 Ocak 2010 Perşembe

BUYRUN RENK TESTİNE...


Her zaman tasarımda biçim ve oran kadar rengin de çok önemli olduğunu düşünmüşümdür. Proje ve uygulamalarda da görüyoruz ki; aynı mekan, sadece renkleri değiştirilerek çok farklı imajlara sahip olabiliyor. Dolayısıyla, özellikle bir iç mekan tasarımcısının renkleri iyi bilip görmesi, nerede hangi oranda kullanacağının bilincinde olması gerekiyor.

İnternette araştırma yaparken bu renk konusunda kendimizi test etmemizi sağlayacak ilginç bir kaynağa ulaştım. Bu bir test. http://spectralcolor.com/game/huetest_kiosk adresine girdiğinizde karşınıza 22 küçük renkli kutudan oluşan 4 sıralık bir tablo çıkacak. Yapmanız gereken, gördüğünüz renkli kutuları soldaki renkten sağdaki renge doğru sıralamak. Ör: ilk sırada renkler pembeden sarıya, dördüncü sırada liladan pembeye doğru gidiyor olmalı. Basit gibi görünen ama başlayınca insanı biraz zorlayan bu testte; sonuçta skorunuzun düşük olması az hata yaptığınızı, yüksek olması renkleri görmede sorununuz olduğunu( yada dikkatsizlik diyelim)gösterecek. Bakalım nasıl bir sonuçla karşılaşacaksınız? Skorunuzu bu yazının yorum kısmında benimle de paylaşırsanız sevinirim. Kolay gelsin:)